HİKAYE
Anne gece boyunca sancılanmıştı. Doğum yaklaşmıştı. Soba gece boyunca yanmış, oda hep sıcak tutulmuştu. Doğacak çocuğu sıcakla karşılamak istiyorlardı. Adını, kız olursa Ece, erkek olursa Efe koyacaklardı. Anne, sancıdan ve uykusuzluktan sabaha karşı yorgun düştü. Öğleye doğru sancıları sıklaştı.
Kapı çaldı. İçeri yaşlı iki kadın girdi.
“Nasılsın? Doğum yaklaştı mı? Sancıların nasıl?” diye ardı ardına soru sordu en yaşlı olan kadın.
“Sanırım doğuyor. Sancılar sıklaştı.”
“Ebeyi çağırayım” diyerek evden ayrıldı en yaşlı olan kadın.
Sokak kapısını açtı, içeri buz gibi hava girdi. Şubat ayının en soğuk günüydü. Hafta içiydi. Günlerden de çarşamba.
Yaşlı kadın çok geçmeden genç bir ebeyle eve geldi. Kapının önünde üzerlerindeki karları silkelediler. Üzerindekileri çıkardılar. Sobanın yanına gelip ellerini uzattılar.
Ebe, annenin yanına gitti. Muayene etti.
“Doğum yaklaşmış.”
“Ben su kaynattım. Getireyim mi?”
“Evet. Getirin.”
“Çarşafla havlular da hazır.”
Öğleden sonra anne sancılar içindeydi.
Sonunda beklenen ses işitildi. Bir ağlama sesi.
Anne sustu. Bebeği görmek için başını yattığı yerden kaldırdı. Ebe, bebeğin ayaklarından tutup havaya kaldırdı.
“Nur topu gibi bir kızın oldu. Analı babalı büyüsün” dedi.
“Git babasına haber ver” dedi yaşlı kadın diğer kadına.
Üzerini giyip kadın dışarı çıktı. Bebek bir türlü susmuyordu. Havluya sarıldı, annenin kucağına verildi. Anne memesini verdi ama ağzına almadı. Ağlıyordu.
“Nasıl susturacağım?” dedi anne.
Ebe, bebeği kucağına alıp salladı. Ninni söyledi. Bebeğin sesi kesildi. Ninni bittikten sonra yarı açık gözleriyle anlatılan hikayeyi dinlerken uyuya kaldı.
Dışarıda kar yağıyordu. Pencereden görünen erik ağacının dalları buz tutmuştu. Sobaya odun attı yaşlı kadın. Odun bir anda alevlendi. İçerisi sıcacık oldu. Anne uykuya yenik düştü. Kadınlar sustu. Bebek uyandı, ağlamaya başladı. Ebe onu aldı, temizledi, giydirdi. Susmadı. Battaniyeye sardı, kollarında salladı. Susmadı. Ninni söyledi. Bebek ebenin gözlerine baktı.
“Beni görüyormuş gibi bakıyor” dedi ebe.
Odada sessizlik oldu. Bebek ağlamaya başladı. Ninni söyledi ebe. Bebek sustu. Ninniden sonra kadınlar alçak sesle aralarında konuşmaya başladı. Ne zaman anlatacak hikayeleri bitse ve sussalar, bebek ağlamaya başlıyordu.
Anne uyanır gibi oldu. Gözleri aralandı.
“Onu nasıl susturacağım? Çok ağlıyor” dedi.
“Ninni söyleyince susuyor. Bir de konuşunca” dedi ebe.
“Çarşamba çocuğu” dedi anne. “Üşüyorum.”
Üzerine battaniye koydular. Bebeği kollarına yerleştirdiler. Bebek ağlayınca, ebe konuşmaya başladı. Bebek sustu.
“Ben gidiyorum. Unutmayın ona hep hikaye anlatın.”
“Masal olsa?.. Ben hikaye anlatamam da.”
Bir yanıt bırakın