GÜNLÜKLER -4-

“Ağaç gölgesinden başka gölge istemem.” N.Ş.K.

 

GÜNLÜKLER -4-

Günün dış seslerinden ve iç seslerimden arınmış olarak yazmak istiyorum. Karışık olan kafam değil, dışarıda karışık her şey.

Kadınları düşündüm.  Kadınlar öfkelenince güzel oluyor, bana öyle geliyor en azından. Söyledikleri ancak böyle zamanlarda, gerçekleri ama sadece gerçekleri daha acımasız söylüyorlar. Mırıldandıklarında alttan alıyorlar, daldıklarında düş kuruyorlar, sustuklarında ise genellikle ağlıyor oluyorlar. Bazen de fal bakıyorlar içleri karardıkça, bulutların üzerinde martılar uçuyor eteklerinin etrafında ay ışığında.  Bu gece ilk kez öfkemi sevdim.

Nereden bileceksin aklımı kurcalayan savaş kelimesini. Bu kelimenin de yanında barış kelimesinin yer aldığını. Nereden bilebilirsin ki? Ne sıkıntı atmak için oltayla balık tutmaya çıkıyorum, ne bir ormanda ya da deniz kenarında çadır kuruyorum, ne de çalınan aşk şarkılarına gerçekten inanıyorum. Yemek yapıyorum, ütü yapıyorum, evi temizliyorum… Kukla iplerini koparmak kendi şarkısını söylemek için kaderle savaşmak kadınlara mahsus olmalı. Eline silah alan kadınların neden böyle yaptıklarını düşünüyorum. Çok önceleri kırılacak eşya gibi  savaşlarda önce çocukları sonra kadınları ve yaşlıları korurlardı. Zaman değişti. Değişince kadınlar da değişti. Kadınlar kendilerine yöneltilen silahlar yüzünden silahlandılar, korumak için önce çocuklarını sonra yaşlılarını. Diğerleri sadece hikaye. Ne kadar ilginç, tarihe onların adını yazan, anan yine kadınlar.

 

 

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*