GÜNLÜKLER -88-

GÜNLÜKLER -88-

13 Aralık 2018

Gece yazıları.

*

Gidenler nereye gittiklerini söylemeden çekip gidiyor. Kalan kadınlar mı olur, onlar da gidiyor. Gittiklerini göstermeden giderler, içeride kalan hayaletleri olur.

Romanlardaki erkek karakterlerine duyurulur.

Nereye gittiğimizi hiç kimse bilmeyecek. Bu bir sır.

*

Bu kafayı bulmak için ne yapıyorsun?

Okuyorum.

Ben de okuyorum ama.

Bendeki öteki bene soruyorum. Benim kafayı bulmam için nasıl yaşıyorsun? İşte o yabancıyı anlamaya çalışıyorum.

*

Sevgili usta satranççı, ben karşına çıkmasam ne yapacaksın? Daha iyi hatta en iyi ve ayrıcalıklı olduğunu nasıl anlayacaksın? Ben oynamasam da dışarıya çıkıp güneşe bakar gülümserim. Ama sen, aynı güneş altında titrersin.

*

Sen sevgili. Hani gidiyorsun ya. Ben olmasam ne istemediğini, benimle  tartışmadıkça nasıl bilecektin ki? Giden kadınlar da vardır. Sessizce evin duvarları arasında.

*

Önümde bilgisayar, arkamdaki duvarda gölgem. Ey karanlığım benim. Ötekim.

Sen sanatın arasında, elinde tuval yan tutmuşsun, üst metin;  arkanda kitaplar alt metin; ortasında sen. Sen sanatınla mutlu insan! Dik.

*

Evde beslenen küçük böceklere karşı sineksavar her zaman etkili olmuyor artık. Evden çıkmıyorum, temizlemek zor oluyor.

*

Gideceğim, dedin, uzun uzun düşündün. Gittin, geldin yine gittin. Tüm şehri tanıdıktan sonra ormana.

*

Cinsel devrimden söz ederken sen, henüz toplum bunu kabul etmemişti. Sen hiç sevmedin ki. Nereden bileceksin? Zaten sadece sevgili dediğin bana karşıydı devrimin, benden sonraki eşine, kız kardeşine, annene değildi devrim.

*

Sen dik duran insan! Gittin ya sen. Dönüş yoktu gittiğin yerlerden. Çok erkendi oysa. Henüz bir kadeh rakı içemedik, güzel bir meze sofrasında. İster kadın ol, ister erkek. Gittiğin yerlere gelmek bir bilete bakardı, ucuzundan bir otobüsten.

*

Profesör, otobüste yer kalmadı, ben de bir otobüs çekeyim mi altıma? Burada yolcu çok. Tozlu sayfalarına tarihin, çek yolcuları.

*

Kendime ait bir evim oldu ama hâlâ kendime ait bir tarihim olmadı inan.

*

Fosforlum, bu gece hava soğuk. Yıldızlar sıcaktır ama. Yıldızların birinden düştüğündendir sıcak oluşun. Bu gece de saçlarına da düşmüş yıldız tozları be Fosforlum.

*

Arkamda duvarda bir saray.

*

Bana geceler düşer de, hepiniz karanlık gölgelerimi ışıtırsınız. Ne güzel gece be!

(Not: Bir palimpsest deneme çalışmasıdır.)

 

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*